DOLAR 32,4851
EURO 34,9233
ALTIN 2438,423
BIST 9716,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Erzurum °C

Ş Harfi

Ş Harfi
02.12.2008
911
A+
A-

ŞABBAPLI: Süslü söz. Yağlandıra ballandıra anlatma.

ŞAŞHANAYA ÇEVİRMEK: İşe yaramaz hale getirmek, bozmak.

ŞAKAR: Fasulye sırığı.

ŞAKKA: Bir şeyin iki eşit parçasından her biri.

ŞATAVATLAMAK: Kışkırtmak, tahrik etmek.

ŞEGİRT: Çırak, yamak.

ŞENLİK: Kalabalık.

ŞEPLİ: Sapı olmayan bıçak ağzı.

ŞIĞVA: İnce uzun boy. İnce uzun boyu olan.

ŞİŞEK: Bir yaşını doldurmuş dişi koyun.

ŞİV: Kabak ve fasulye gibi bitkilerde ince uzun gövde.

ŞİVAN ETMEK: Aşırı feryat figan etmek, ağlayıp sızlamak.

SOĞUMSUZ : Sabırsız.

ŞOĞURT: Salya.

ŞOHAR ETMEK: Balta ve keser gibi aletlerin körelen ağızlarını düzeltmek için demircini bu aletleri ısıtarak çekiçlemesi.

ŞOLVA: Aynadan ya da parlak bir cisimden yansıyan ışık huzmesi.

ŞOR: Tuzlu.

ŞORAK: Tuzlu tadı olan su ya da verimli olmayan tuzlu toprak.

ŞORU KANMAK: Hevesini almak.

ŞÖTİ: Mayalanmamış çavdar hamurundan yapılan ekmek. İyi yiyimli olmayan ekmek.

ŞULUPLEYİN ÇIKMAK: Bir şeyin bulunduğu yerden tamamen çıkması, kopması.

ŞULUPO: Ağaç kısmı çıkarılmış rulo şeklindeki ağaç kabuğu.