N Harfi
NABAYIT OLMAK: Birisinin ölmesini, yok olmasını ya da zarar görmesini istemek.
NACAK: Küçük balta.
NAÇAR: Zayıf. Eşek ya da atlara odun yüklerken kullanılan ağaç destek.
NADIR: Kusur.
NAHALİF: Zararı dokunan, yaramaz, işe yaramaz.
NAHIR: Büyükbaş hayvan sürüsü.
NARINCI: Sarı rengin bir tonu, turuncu.
NAT: Tırpanın ağaçtan yapılan sapı.
NAZÜK: İplik çilesini yumak yapmaya yarayan düzenek.
NERSÜK: Ekmeği tandırdan çıkartırken ekmeğin arkasına yapışan tandır kiri.
NIKIS: Cimri.
NIRĞ: Balta ve keserin keskin ağzının kenarı.
NIRĞINA İNMEK: Azalmak, son haddeye gelmek (mec.).
NİFRETLİK: Kendisinden usanılmış olan, tiksinilen. Başa çıkılamayan.
NİŞO: Hayvanlarda beyaz alın. Alın tüyleri beyaz olan hayvan.
NOHRA: Deri altındaki şişlik, yağ bezesi.