DOLAR 34,5424
EURO 36,0063
ALTIN 3005,886
BIST 9549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Erzurum °C

Kahpeler Kahpeliklerini Kahpece GösterdiKahpeler Kahpeliklerini Kahpece Gösterdi

09.11.2008
779
A+
A-
İki gün önce, kadir gecesine iki gün, Ramazan Bayramına beş gün kala; bu mübarek günleri görmeden, bu mübarek günlerde şahadet şerbetini içtiler ve Allah’ın huzuruna uçtular. Belki de tezkerelerine sayılı günler kalmıştı… Belki de bayramda memleketlerine gidip annelerinin, babalarının ellerini öpmeyi, yavuklularının yüzünü görmeyi hayal ediyorlardı…

Kim bilir, belki beşikte bıraktıkları yavrularının hasreti ile gün sayıyorlardı…

Ama olmadı…

Onlar memleketin selameti, vatanın bölünmez bütünlüğü için görev başında iken şerir şeytanları tarafından kahpece pusuya düşürüldüler. Tam on beş civanmert kendilerinden önce şehit düşen milyonlarca ecdadı gibi o mübarek kanlarını, bu mübarek topraklara kardılar. Onlar bu vatan için, bu millet için, bu bayrak için, bu din için yapılması gerekenin en şereflisini, en ulvisini en zorunu seve seve, gözlerini kırpmadan yaptılar. Ne mutlu onlara ki Rabbimin “Onarlı ölü sanmayın, onlar diridir.” müjdesi ile müjdelenenlerden oldular. Ruhları şad, mekanları cennet olsun (Amin!)

Peki onlar vazifelerini tam tekmil ifa ettiler, ya biz!.. Biz ne yaptık ve ne yapıyoruz? 1983 yılından beri bu kan hâlâ akmaya devam ediyor, bu gidişle duracağa da benzemiyor. Anaların, babaların, kardeşlerin, yavruların, yavukluların gözyaşları ne zaman dinecek? Buna benzer her menfur hadiseden sonra dilere pelesenk edilen “kınıyorum”, “eşkıyanın kökü kazınacak” laflarını duymaktan artık bu millete gına geldi. Bu millet lafa doydu, icraat istiyor, icraat!…

Eşkıya cenazelerine katılan, eşkıya cenazelerini devletin resmi araçları ile taşıtan, ölen eşkıya yakınlarına başsağlığına giden, eşkıya ölüleri için “şehit mezarlığı(!)” düzenleten şerir şeytanlarının yandaşlarına göz yuman, bütün bunları görmezlikten ve duymazlıktan gelen iktidarsız iktidar ehli olanlar ne zaman gaflet uykusundan uyanacaklar. Aslında bu gaflet değil; dalalettir, ihanettir. Marifet ezici bir çoğunlukla iktidar olmak değil, marifet ezici bir çoğunlukla muktedir olmaktır.

Bugün “Hepimiz Hırant Dink’iz”, “Dağdaki kardeşlerimize eşkıya dersek sizleşiriz.” diyenlerin sesi nerde ise “Ne mutlu ki Türk’üm” diyenlerin sesinden daha gür çıkmaya başladı. Buna tedbir alınmazsa korkarım yakın gelecekte göğsümüzü gere gere “Türk’üm!” diyemeyeceğiz.

AB sevdalısı iktidar ehlinin Avrupa’ya ve ABD’ye şirin görünme adına çıkarttığı sözde “Uyum Yasaları” –aslında Türk Milletini Uyutma Yasaları- ile ülkemizde açıkça dil ayrılığı, ırka ayrılığı yapılarak bölünmeye, parçalanmaya kapı aralandı. Bu yasaların zırhına bürünen eşkıyalar, bu yasalardan ve Avrupalı yandaşlarından aldıkları cüretle açıkça Türkiye Cumhuriyetine saldırmaya, kafa tutmaya ve devleti tehdit etmeye başladılar.

Yüce Türk Milleti şu anda iktidarda olanlara %46’lık gücü iktidar olup iktidar koltuğunda “yan gelip yatmaları için” vermedi. Şu akan kanların durdurulması ve gözyaşlarının dindirilmesi için verdi.

Gaflette olan yöneticileri uyandırmak da Türk milletinin vazifesidir. Anlaşılan o ki ilgili yerlere böyle bir ihtar göndermenin zamanı yine geldi. İstiklal Harbi’nde olduğu gibi bugün de “Kuva-yı Milliye” ruhu ile Erzurumluların, dadaşların Türkiye’ye örnek olmak için yeniden kükremesi gerekiyor. Erzurum’dan yükselecek bu sesin dalga dalga bütün ülke sathına yayılarak ilgiliyerlere gereken mesajın verilme zamanı geldi de geçiyor bile.
Bilvesile kahpe eşkıyanın pususuna düşerek şahadet mertebesine erişen şehitlerimizi rahmet ve minnet duygularıyla anarken onların aziz hatırası için yazdığım bir şiiri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ruhları şad, mekanları cennet olur inşallah (Amin!)

ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ.
Vatan tehlikede, durulmaz diye
Kavradı silahı koştu cepheye
Bu yolda bir değil, bin can hediye
……….Can korkusu asla aklına gelmez,
……….Vatan bir bütündür, şehitler ölmez.

Gönlündeki imân sönmeyen volkan
Bir taşıverirse tutuşur cihan
Görünce düşmanı kükredi aslan
……….Onu bir cephede görmeyen bilmez,
……….Vatan bir bütündür, şehitler ölmez.

Şehidin alnından o mübarek kan
Akmayınca toprak olur mu vatan?
O, toprak değil; o bir ana, bir can
……….Bin can feda olsun; bir değil, bin kez,
……….Vatan bir bütündür, şehitler ölmez.

Tarih hiç görmedi böyle bir eri
O, vatan bekçisi, dinin neferi
Cennet-i Alâ’da ayrılmış yeri
……….Bu öc alınır, bu öc yerde kalmaz,
……….Vatan bir bütündür, şehitler ölmez.

Bu sevda ecdattan ona mirastır
Bu sevda sadece Türklüğe hastır
Bu sevdayı sen de gönlünde estir
……….Bayrakta kan vardır; al rengi solmaz
……….Vatan bir bütündür, şehitler ölmez.

 

Cahit CAN Hocamızın Erzurumlu.Net teki köşe yazısından alıntıdır.